24 Temmuz 2009 Cuma

Yeni çekim merkezleri için alternatif festivaller...

Nerdeyse keşfedilmemiş nokta kalmamışken yeni nesil gezginler her türlü plan ve programlarını önceden hazırlıyor, üstelik planlı kaşifler diyebileceğimiz bu gruplar o bölgenin tematik ya da özel günlerine denk getirerek yolculuklar yapıyorlar. İşte şimdi Çanakkale’nin hem İstanbul’a yakın bir tatil merkez olması, hem de doğası ve tarihi yapısına kültür sanat boyutu da ekleniyor.



İstanbul Güncel Sanat Ütopyaları Derneği ¨cˇu'm„a*, bu yıl ikincisi düzenlenen Buluşma Noktası’nı Büyükhüsun Köyü’ne taşıyor. “Büyükşehirlerin karmaşasından, betonlarından ve festivallerinden sıkılanlar”a açık davet şeklindeki festival, farklı kültürlerden ve ülkelerden katılımcıları kırsal ortamda kültür, sanat ve yaratıcılıkla buluşturuyor. 13-18 Ağustos tarihleri arasında düzenlenecek projenin teması ‘geri dönüşüm’.

Ekolojik ve geri dönüşümlü ürün tasarımının önde gelen isimlerinden Atelier BomDesign ile köylülerin günlük ‘ihtiyaçları’nı karşılamak amacıyla çevrelerinde bulunan nesneleri ‘yeniden değerlendirme/dönüştürme’ konusu çalışılacak. Performans atölyesinde Büyükhüsun’lu kadınların rehberliğinde folklorik Harmandalı ve Karşılamalar danslarını oluşturan unsurlar çağdaş dans perspektifinden incelenecek.



Yerel Mutfak Atölyesi ile katılımcılar Büyükhüsun’lu kadınların rehberliğinde ve Akdeniz Mutfakları Konservatuarı Türkiye Kolu Başkanı Prof. Hasan Açanal’ın koordinasyonunda geri dönüşüm konseptini düşünerek saklama metodlarıyla birlikte yerel yemek tarifleri hazırlayacaklar. Düzenlenecek atölyelerin dışında, köy ile etkileşimi desteklemek için, her katılımcının sebze toplama, bitkileri sulama, otları biçme, duvarları boyama gibi köyün gündelik iş yükünü hafifletecek basit işleri kapsayan sosyal çalışma grubuna katılabilecek.

Kültürel açıdan yeni çekim merkezler oluşturmak, sürdürülebilirlik gibi küresel kavramları yerelle buluşturmak, gönüllü olarak çalışmak, tasarımsal bakışaçısının günlük hayatımıza neler katabileceğini merkezden uzaktaki toplulukların da deneyimlemesini sağlamak artık kaçınılmaz. Ülkemizde bu tür örneklerle daha fazla karşılaşmak arzusuyla Esra Aysun ve Ece Pazarbaşı’nı da tebrik etmek lazım.



Bu arada, eğer bu çalışmaya katılmaya karar verirseniz Ağa Han ödüllü Han Tümertekin’in iki yapısını görmeden dönmeyin. Bir tanesi, Tümertekin’in ödülü kazandığı B2 Evi, diğeri de SM Evi.

Hiç yorum yok: