
Sadece Bon Appetit dergisinin geçen yıla göre satış oranı %39 artarken, Amazon ve Borders da çift rakamlı satış artışı oranlarını yakalamış. Bir başka artış ise makarna, konserve, baharat ve pişirme malzemelerinin yanı sıra dondurulmuş yiyeceklerde gözlenmiş çünkü hala taze yiyeceklerin fiyatları yüksek. Bu durumdan negatif etkilenenler ise muhtemelen günlük 30 dolar harcama yapılan restoranlar (yani bizim ev yemekleri yediğimiz yerler gibi alternatifler ama arada sırada bile olsa hala şık bir restorana akşam yemeğine gitmek sosyalleşmenin bir parçası) ve çiftçiler çünkü Amerika’da son 2 yıldır arka arkaya gıda fiyatlarında yaşanan artış oranı %4 ki son 17 yılın en yüksek oranı olarak belirtiliyor.

Tabii, bu bize komik gelebilir ama gerçekten haftada kaç kez dışarda yemek yiyorsunuz? Yemek fişiniz yoksa ve kurumunuzun size sunduğu yemeklerin kalitesinden memnun değilseniz ister istemez alternatif aramıyor musunuz? Ya da sağlıklı beslenmek istiyorsanız ve en iyi restoranda bile salatadan sürpriz çıkma olasılığına karşı (üstelik salatadan bıktıysanız) farklı seçenekler aramıyor musunuz? Ne dersiniz, retro sefer tasları doğabilir mi? Vejeteryan olmayı düşünmek ya da her köşebaşındaki büfeler gibi “Eat”in tadında dükkanlar yaygınlaşabilir mi?
Bu arada, “Petrol Sonrası Hayatta Kalma Rehberi ve Yemek Kitabı” da ilginç görünüyor, incelemek isteyenlere duyurulur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder