Kadınlar olarak, “Erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer” diye büyütüldük ve kim bilir kaç birliktelik ya da evlilik, kallavi bir sofra sonucunda doğdu. Ancak, kimi kimi mutfak becerisiyle tavlıyor artık belirsiz. Üstelik kadınların, iş dünyasında kendini kanıtlama çabası hala devam ediyor. Bekar yaşayan ya da evlenip boşanmış ve bekarlık sultanlıktır diyen erkeklerin sayısı da (en azından) metropollerde az değil. Hatırlar mısınız bilmem ama Sex&The City’nin Mr.Big’e bile belirli bölümlerde yemek pişirken rastlarız.
İngiltere’den Pur Asia firması da, Future Foundation’a bir araştırma yaptırmış. Çıkan sonuçlara göre hem kadın hem de erkek gastroseksüellerin olduğunu ama çoğunluğun 25-44 yaş aralığındaki orta-üst sınıf erkeklerin olduğunu tespit etmiş. Erkeklerin %52’lik oranının yemek pişirmeyi hobi olarak gördüğü, seyahat etmekten ve yeni tatlar denemekten keyif aldıkları, Jamie Oliver ve Gordon Ramsay’in de favori aşçıları olduğunu belirtmiş.
Yıllardır yemek programlarını yerli ya da yabancı programlardan takip ederiz. Türkiye’de de böyle bir araştırma yapılsa çok farklı bir resim çıkacağını zannetmiyorum. Çünkü, Cafe Fernando’nun marifetli sahibi Cenk kadar olmasa da mutlaka her arkadaş grubunun içinde bir erkek aşçının bulunduğuna ve belirli aralıklarla bu sofraya davet edildiğinize eminim. Kim bilir belki şarkı ya da dans yarışmalarından vakit kalırsa (evli ya da bekar) erkeklerin katıldığı bir yemek yarışmasıyla içimizdeki cevherleri keşfederiz.
1 yorum:
:) Ben de emindim ama yaklaşık 3 senedir yemek blogu yazıyorum, erkek ziyaretçilerin (en azından aktif olarak yorum yapan) sayısı iki elin parmaklarını maalesef geçmiyor. Öte yandan hem ailemde hem de yakın arkadaş çevremde mutfağa giren bir sürü erkek var..
Yorum Gönder